Bloomberg: Gelişen Piyasalarda Ralli Devam Ediyor: Yatırımcılar Şoklara Rağmen Pozisyonlarını Koruyor
Dolardaki zayıflama ve Fed beklentileri, gelişen piyasalarda yükselişi sürdürüyor
Son aylarda ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimine gideceği beklentileri ve dolardaki zayıflama, gelişen piyasa (EM) varlıklarında güçlü bir ralliye yol açtı. Lazard, Pictet, Ninety One ve PineBridge üzere büyük yatırım kurumları, Latin Amerika tahvillerinden Asya kurlarına kadar birçok gelişmekte olan ülke varlığına yönelmiş durumda. Lakin yatırımcılar, artan jeopolitik tansiyon ve ABD’nin ticaret siyasetleri üzere belirsizliklerin gölgesinde ilerliyor.
Yatırımcılar doların zayıf kalmaya devam edeceğine inanıyor
Pictet Portföy Yöneticisi Chris Preece, “Zayıf dolar anlatısı güç kazandıkça, gelişmekte olan ülke mahallî varlıklarının hala değerli bir üst potansiyele sahip olduğunu düşünüyoruz,” dedi. “Kısa vadede bir düzeltme olabilir, fakat döviz tarafındaki yükseliş şimdi çok değil.”
Bu yılın birinci yarısında gelişen piyasa para üniteleri 2009’dan bu yana en âlâ performansını sergiledi. EM payları S&P 500 endeksini geride bırakırken, mahallî tahviller güçlü alımlar gördü. Bilhassa yüksek getirili dolar bazlı gelişen ülke tahvillerinde risk primi son dört yılın en düşük düzeylerine indi.
Jeopolitik tansiyon yükseliyor, piyasalar temkinli
Ancak yükselişin ortasında gelen İsrail’in İran’a hava saldırısı üzere jeopolitik gelişmeler, piyasalarda risk algısını tekrar yükseltti. Morgan Stanley stratejistlerine nazaran, yılın ikinci yarısına girerken “yatırımcıların soğukkanlılığını koruması” gerekecek. JPMorgan uzmanları da İsrail-İran ortasında son iki yılda yaşanan evvelki tansiyonlara atıfla, “panik için çıta daha yüksek” değerlendirmesinde bulundu.
Haftanın birinci süreç gününde, gelişmekte olan ülke para üniteleri ve pay senedi endeksleri yükselişle açıldı. En güçlü artış ise İsrail şekelinde görüldü. Savunma ve yapay zeka temalı paylar de kıymet kazandı.
Fon girişleri yine ivme kazandı
Uzun müddettir gelişen piyasalardan çıkış yapan global fonlar, bu yıl tekrar giriş yapmaya başladı. JPMorgan datalarına nazaran, 11 Haziran haftasında EM tahvil fonlarına 738 milyon dolarlık giriş gerçekleşti. Bu, yılın en yüksek haftalık girişi oldu. Ayrıyeten, gelişen ülkelerin lokal tahvillerine odaklanan 3,2 milyar dolarlık bir ETF fonu, Mayıs ayında 255 milyon dolarlık yeni girişle 2019’dan bu yana en yüksek aylık talebi gördü.
Ninety One yöneticisi Nicolas Jaquier, “Yabancı yatırımcıların tekrar EM varlıklarına döndüğünü görüyoruz. Ayrıyeten gelişen ülkelerde uzun müddettir dolara çok pozisyonlanan yerli yatırımcılar da bu durumlardan çıkıyor,” dedi.
Asya dövizleri öne çıkıyor: Tayvan, Kore ve Hindistan
Lazard’ın gelişen piyasalar borç başkanı Arif Joshi, Doğu Avrupa para ünitelerinden çıkarken konumlarını Asya’ya kaydırdığını belirtti. Tayvan doları, Kore wonu ve Malezya ringgiti Joshi’nin favorileri ortasında.
PineBridge Yöneticisi Anders Faergemann da benzeri biçimde, Euro Bölgesi’ne hassas Çek koruna ve Macar forintine yönelirken, Asya tarafında Tayvan doları, Kore wonu ve Hindistan rupisine tartı verdiğini belirtti. Faergemann, ayrıyeten Meksika varlıklarında yüksek faiz getirisinin yanı sıra USMCA ticaret muahedesinin da istikrar sağladığını vurguladı.
“Yılın birinci yarısında elde edilen güçlü getiriler, ABD dolarındaki zayıflamayla mümkün oldu. Lakin bu eğilim ikinci yarıda da sürebilir,” dedi.
Uyarılar geliyor: Trump’ın tarifeleri ve ABD siyaseti riski
Bazı yatırımcılar ise temkinli. ABD’de borç tavanı müzakereleri, Temmuz ayındaki tarifelerle ilgili Trump’ın açıklamaları ve iç siyasi belirsizlikler nedeniyle piyasaların yine volatiliteye açık olduğu uyarısı yapılıyor.
Reams Asset Management’tan Antonina Tarassiouk, “Orta vadede EM para ünitelerinde değerli bir yükseliş potansiyeli görüyoruz. Fakat kısa vadede konumlarımızı taktikte olarak azalttık,” dedi. Tarassiouk, 2025’te dolar karşısında %11 paha kazanan Brezilya realinin, yeni bir riskten kaçış ortamında baskı altında kalabileceğini söz etti.
T. Rowe Price’tan Aaron Gifford ise, “Piyasalar ticaret risklerini ve Trump faktörünü biraz fazla göz arkası etmiş durumda. Yatırımcıların bir ölçü kâr realizasyonu yapması mantıklı olabilir,” dedi.
Buna rağmen Invesco’nun EM borç yöneticisi Wim Vandenhoeck, konum azaltmak yerine stratejik ayarlamalarla yola devam edilmesini savunuyor: “Riskler yine şekillense de bu piyasadan büsbütün çıkmak için uygun vakit değil. Yatırımcılar durumlarını yapılandırmalı lakin oyunda kalmalı.”
Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik fiyatlıdır. Şartları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]
