Mehmet Şimşek’ten Emeklilik ve Konut Politikalarında İki Kritik Hamle
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AK Parti’nin Kızılcahamam kampında yaptığı açıklamalarda hem emeklilik sistemi hem de konut siyasetleri konusunda iki kıymetli ileti verdi. Şimşek, prim gün sayısına nazaran farklı maaş uygulamasına geçileceğini ve dar gelirlilere 50 yıla kadar vadeli konut modeli üzerinde çalışıldığını duyurdu.
“Prim Günü Farkı, Maaşa Yansıyacak”
Emeklilik sistemine yönelik kapsamlı bir ıslahat iletisi veren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, mevcut maaş hesaplamalarının adalet hissini zedelediğini vurguladı. Şimşek, “Birçok kere bana 3 bin prim günü olanla 9 bin prim günü olan tıpkı maaşı almamaları gerektiğine yönelik serzenişler geliyor. Şu anda emekli maaşlarında bir adaletsizlik kelam konusu. Farklı prim günleri olanlar tıpkı maaşı almamalı,” sözlerini kullandı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da Şimşek’in bu açıklamasına paralel olarak, emeklilik sisteminde esaslı bir değişiklik planladıklarını, ödediğin prim kadar emekli maaşı alınması istikametinde yeni bir yapıya geçilmesi gerektiğini belirtti.
Bu yaklaşım, “katkı kadar emeklilik” prensibine dayanan çağdaş toplumsal güvenlik sistemleriyle uyumlu görülüyor. Bu türlü bir düzenleme, bilhassa uzun yıllar prim ödeyen çalışanların daha yüksek maaş almasını mümkün kılacak.
“Dar Gelirlilere 50 Yıla Varan Vadelerle Konut Sahipliği”
Toplantıda gündeme gelen bir öbür değerli başlık ise barınma kriziydi. Şimşek, Türkiye’de yüksek kira fiyatlarının enflasyon üzerindeki tesirinin önemli boyutlara ulaştığını belirterek, konut arzının artırılmasının mecburî olduğunu vurguladı.
“Şu anda nüfusun yüzde 15’i hiçbir biçimde konut sahibi olma imkanına sahip değil. Bu kesim için yeni imkanlar sunmalıyız,” diyen Şimşek, tahlil için alışılmışın dışında teklifler sundu: “Enflasyon oranı %5’e düşse dahi, arz açığını kapatmadan fiyatlar istenilen düzeye gelmez. Bu yüzden gerekirse 30, 40, hatta 50 yıl vadeli finansman modelleriyle, dar gelirli vatandaşların konut sahibi olması sağlanmalı.”
Bu modelin, bilhassa büyük kentlerde barınma sıkıntısıyla karşı karşıya kalan gençler, düşük gelirli aileler ve taban fiyatla geçinen kısımlar için kritik bir tahlil alternatifi olabileceği bedellendiriliyor.
“Barınma Krizi, Enflasyonun Ana Kaynağı”
Kızılcahamam’da yapılan sunumda, Türkiye’deki enflasyonun en büyük tetikleyicisinin barınma maliyetleri olduğuna dikkat çekildi. Hazine ve Maliye Bakanı, kira ve konut fiyatlarındaki artışın yalnızca dar gelirlileri değil, genel fiyat düzeylerini de üst çektiğini söyledi.
Bu kapsamda, TOKİ ve Emlak Konut üzere kurumların da dahil edileceği yeni projelerle, hem toplumsal konut üretiminin hızlandırılması hem de konut finansmanında yeni tahliller sunulması planlanıyor.
“Herkes Konut Sahibi Olabilecek” Periyodu mi Başlıyor?
Şimşek’in açıklamaları, barınma krizine yönelik uzun vadeli, kalıcı ve toplumsal boyutu yüksek bir modelin geliştirildiğine işaret ediyor. Bu modelin TOKİ-Emlak Konut iştirakinde, peşinatsız, faizsiz yahut düşük faizli ve çok uzun vadeli ödemeli formüllerle uygulanabileceği konuşuluyor.
AK Parti kurmaylarına nazaran, 2025 sonbaharına kadar bu sistemin mevzuat altyapısının oluşturulması ve pilot projelerin başlatılması hedefleniyor.
Kaynak: Türkiye Gazetesi
Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik fiyatlıdır. Şartları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]
