Wall Street’ten Hisse Senetlerine Düzeltme Uyarısı

ABD pay senedi piyasalarında son aylarda yaşanan süratli yükseliş, büyük yatırım bankalarının radarına girdi. Wall Street’in önde gelen kuruluşları, S&P 500 endeksinde önümüzdeki haftalar ve aylar içinde bariz bir geri çekilme beklediklerini açıkladı. Analistlere nazaran, yüksek değerlemeler ve zayıflayan ekonomik göstergeler bir ortaya gelerek piyasalarda düzeltme riskini artırıyor.

Yapılan değerlendirmelerde, bilhassa enflasyondaki artış, zayıflayan istihdam artışı ve durağan tüketici harcamaları dikkat cazip ögeler ortasında yer alıyor. Piyasanın dönemlik olarak en zayıf devrine girilmesi de bu beklentiyi kuvvetlendiriyor. Ağustos ve eylül ayları, son 30 yılda S&P 500 için ortalama olarak en zayıf performansların kaydedildiği aylar olarak biliniyor.

Yüzde 10-15 Ortası Geri Çekilme Beklentisi

Morgan Stanley stratejistlerinden Mike Wilson, üçüncü çeyrek içinde S&P 500’de yüzde 10’a varan bir düzeltme öngörüyor. Wilson’a nazaran, artan tarifelerin hem tüketiciler hem de şirket bilançoları üzerindeki baskısı, bu geri çekilmeyi tetikleyebilir. Evercore ISI cephesinde ise daha karamsar bir tablo çiziliyor. Kurumun baş stratejisti Julian Emanuel, yüzde 15’e kadar bir düşüş olasılığından kelam ediyor.

Deutsche Bank tarafından yapılan değerlendirmede ise, pay senetlerinde yaşanabilecek hudutlu bir düzeltmenin artık gecikmiş olduğu vurgulanıyor. Bankanın tahliline nazaran, piyasanın üç aydan uzun müddettir süren yükseliş serisi, tarihî ortalamalara nazaran olağan dışı bir durum ve bu durumun dengelenmesi bekleniyor.

Özellikle yatırımcıların son haftalarda yaşadığı yüksek getiri ortamının, kısa vadede daha ihtiyatlı bir konum alımına yönelmesini bekleyen uzmanlar, bu sürecin olağan bir piyasa döngüsü olduğunu belirtiyor.

Aşırı Alım Sinyalleri ve Kıymetli Piyasa

Teknik göstergeler de piyasada bir doygunluğa işaret ediyor. S&P 500’ün 14 günlük izafi güç endeksi (RSI), geçen hafta 76 düzeyine kadar çıktı. Bu düzey, temmuz 2024’ten bu yana görülen en yüksek kıymet olarak kaydedildi ve çok alım sinyali olarak yorumlanıyor. Teknik tahlilde 70 düzeyinin üzeri ekseriyetle çok ısınmış bir piyasaya işaret eder.

Bununla birlikte, pay senetlerinin çarpanları da dikkat alımlı düzeylere ulaşmış durumda. Son periyotta yapay zekâ ve teknoloji payları önderliğinde yaşanan ralli, endeks genelinde fiyat-kazanç oranlarını üst çekti. Bu da potansiyel düzeltme riskini artıran faktörler ortasında gösteriliyor.

Ayrıca opsiyon piyasalarında da risk algısındaki artış barizleşmiş durumda. SPDR S&P 500 ETF Trust (SPY) için açılan ve yüzde 10’luk bir düşüşe karşı muhafaza sağlayan opsiyonların fiyatı, yükseliş istikametli durumlara kıyasla dikkat alımlı ölçüde arttı. Bu eğilim en son 2023 yılının mayıs ayında yaşanan bölgesel banka krizi sırasında görülmüştü.

Kısa Vadeli Risk, Uzun Vadeli Fırsat Olarak Görülüyor

Her ne kadar kısa vadede düzeltme riski öne çıksa da, kurumlar uzun vadeli yükseliş beklentilerinden vazgeçmiş değil. Stratejistler, muhtemel geri çekilmelerin, alım fırsatı olarak kıymetlendirilmesi gerektiği görüşünde birleşiyor.

Evercore stratejisti Emanuel, uzun vadeli boğa piyasasının hâlâ güçlü olduğunu ve bilhassa yapay zekâ temelli şirketlerin gelecekte de getiri sağlamaya devam edeceğini belirtiyor. Yatırımcılara konumlarını müdafaalarını ve geri çekilmelerde panik yapmadan yatırımda kalmalarını tavsiye ediyor.

Deutsche Bank ise tarihî olarak S&P 500’ün her bir buçuk ila iki ayda küçük çaplı düzeltmeler yaşadığını, daha büyük düşüşlerin ise üç-dört ayda bir gerçekleştiğini hatırlatıyor. Bu nedenle, muhtemel bir düşüşün olağandışı bir durum olmadığını ve portföy çeşitliliği olan yatırımcılar için telaş verici olmaması gerektiğini vurguluyor.

Morgan Stanley’den Wilson da, kısa vadeli baskılara karşın şirket bilançolarının hala güçlü olduğunu ve bu nedenle düşüşlerin alım fırsatları yaratabileceğini belirtiyor. Yatırımcılara, dalgalanmalara hazırlıklı olmalarını fakat piyasadan kopmamalarını öneriyor.

Mevsimsel Faktörler ve Ekonomik Belirsizlikler Bir Arada

Piyasaların içinde bulunduğu devir, yılın en zayıf dönemi olarak bilinen yaz sonuna denk geliyor. Ağustos ve eylül aylarında pay senedi piyasaları tarihî olarak düşük performans sergilemiş durumda. Bu mevsimsel zayıflık, halihazırda oluşan ekonomik kırılganlıklarla birleşince risk algısını artırıyor.

Önceki hafta açıklanan ekonomik bilgiler, enflasyonda yine bir kıpırdanma, istihdam artışında yavaşlama ve tüketici harcamalarında sakinlik olduğunu ortaya koymuştu. Bu tablo, ekonomik aktivitenin zayıfladığına dair tasaları artırdı. Tıpkı vakitte Fed’in para siyasetine yönelik belirsizlikler, yatırımcı kararlarını zorlaştırıyor.